Nişanlı Hemşire

Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi, Manisamızın perşembe günleri büyük pazarı kurulur. Tüm Manisa köylerinden gelen vatandaşlarımız, başta alışveriş olmak üzere, tüm işlerini genellikle Perşembe gününe göre ayarlar.

Bir süre görev yapmış olduğum Merkez 1 Nolu Sağlık ocağında, öğleden sonrası yoğunluğun bittiği bir sırada masamda oturmaktaydım.
Oturduğum masadan, tam karşımda bulunan Sağlık ocağı kapısından tüm giren çıkanı rahatlıkla görebiliyordum.
Öğleden sonra saat 15.00 civarı, yaşlı bir teyzemiz Sağlık ocağı kapısından içeri girmişti. Başında yemenisi ve tülbenti içiçe girmiş, ayağında bir kaç parça kumaştan yapılmış entarisi, ayağında çarığı, elinde belli ki alışverişten geldiği belli bir iki küçük naylon poşet..
Teyzemiz,yorgun bir şekilde, yavaşça bulunduğum odanın kapısına doğru ilerlemeye başlamıştı. Nedense birden durakladı. Elindeki torbaları yere koydu. Birden bulunduğum odanın giriş kapısının üzerine gözlerini dikti. Bir kaç dakika geçtikten sonra ayağa kalkıp seslenme ihtiyacı hissettim.

- Buyurun teyzecim nasıl yardımcı olabilirim dedim?
Teyzemiz biraz çekinerek;
- Evladım bu kapının üzerinde resmi duran hemşire evli mi? bekar mı? dedi.
Hepiniz iyi bilirsiniz ki, tüm hastanelerde ve sağlık kurumlarında, belli yerlerde, yüz hatları güzel, başında kepi, sağ eli burnuna gitmiş bir şekilde gürültü yapılmamasını tembihleyen hemşirelerimiz mevcuttur.
Teyzemizin ilgisini çeken bu hemşire resimlerinden bir tanesi de benim çalıştığım odanın girişinde bulunuyordu.
Neyse bende teyzemizin merakını öğrenmek için;
- Hayırdır teyzecim niye sorma ihtiyacı hissettin dedim?
Teyzemiz de;
- Evladım, askerden yeni gelen bir oğlum vardı. Güzel de bir işi var. Ona gelin arıyordum. Maşallah hemşire kızımızda pek güzelmiş. Evli mi? Bekar mı? merak ettim doğrusu dedi.
Gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Teyzemizin umudunu kırmadan;
- Ah be teyzecim bir ay önce gelseydin belki olurdu. hemşire arkadaşımız daha 3 hafta önce nişanlandı dedim.
İyi mi yaptım kötü mü yaptım bilmiyorum ama, teyzemiz bu söze bayağı üzülmüştü ki, tam o sırada Sağlık ocağımızda görev yapan eşinden 2 yıl önce boşanmış Ayşe hemşire hanım belirmişti. Konudan bir habersiz olan Ayşe hemşire tam yanımıza yaklaşmışken teyzecim duvardaki hemşire olmadı diye üzülme, elimizde Ayşe hemşire var dedim.
Kendisi eşinden 2 yıl önce boşandı. Maşallah aslanlar gibi 12 yaşında da bir oğlu var der demez, Teyzemiz, söyle alıcı gözüyle bir Ayşe hemşireyi tepeden tırnağa süzdü. Sonra da
_Yok yok evladım olmaz. Kapının üzerindeki hemşire kızımız olsaydı pek sevinirdim. Hem oğlum dul hemşire istemez dedi.
Her şey nasiptir diyerek, teyzemize sağlık ocağına ne için geldiğini sordum. İlaç yazdırmak için geldiğini söylemişti.
Karnesi aldım. İlaçlarını yazdırdım ve kapıya kadar uğurlamıştım. Teyzemiz kapıdan çıkarken duvardaki hemşire resmine son bir kez daha bakıp, yavaşça sağlık ocağımızdan uzaklaştı.
Konudan habersiz Ayşe hemşire hanıma, durumu ebe ve hemşire odasında anlattığımda, mesai bitimine kadar ebe ve hemşire odasında kahkaların eksik olmadığını duyar gibi olmuştum..